Konut ve İş Yeri Kiralarında Artış Oranı Farklı Mı?
2025 Aralık ayı itibarıyla hem konut hem de çatılı iş yeri kiralarında artış oranı hesaplanırken aynı yöntem kullanılır. Yani, konutlar için ayrı, iş yerleri için ayrı bir tavan oranı bulunmamaktadır. Her iki gayrimenkul türü için de geçerli olan üst sınır, TÜFE on iki aylık ortalamasıdır. İş yeri kiralarında tacirler arasında yapılan sözleşmelerde bazen farklı endeksler veya döviz bazlı anlaşmalar görülebilmektedir. Ancak genel kural olarak Türk parası üzerinden yapılan sözleşmelerde yasal artış sınırı enflasyon ortalamasını geçemez. İş yeri sahipleri ve kiracıları için maliyet kalemlerinin doğru hesaplanması, işletme karlılığı açısından kritiktir. Bu nedenle kira artış dönemlerinde yasal mevzuata hakim olmak ve süreci buna göre yönetmek gerekir.
Kira Artış Oranı Hesaplama Örneği ve Yöntemi
Kira artışını doğru hesaplamak için mevcut kira bedelini, açıklanan TÜFE on iki aylık ortalaması ile çarpmak gerekir. Örneğin, mevcut kira bedelinin 10.000 TL olduğunu ve açıklanan tavan oranın yüzde 50 olduğunu varsayalım (bu oran örnektir, gerçek oran TÜİK verisine göre değişir). Bu durumda yapılacak artış miktarı 5.000 TL olacak ve yeni kira bedeli 15.000 TL olarak güncellenecektir. Kira artış oranını hesaplarken dikkat etmeniz gereken unsurlar şunlardır:
- Mevcut kira bedeli net olarak belirlenmelidir.
- TÜİK tarafından açıklanan "On İki Aylık Ortalamalara Göre Değişim" oranı esas alınmalıdır.
- Çıkan sonuç yeni kira dönemindeki aylık ödeme tutarıdır.
- Artışlı kiranın banka yoluyla ve açıklama kısmına "Kira Bedeli" yazılarak gönderilmesi yasal bir zorunluluktur.
Hesaplamaların kaydını tutmak ve geçmiş dönem artışlarını belgeleyebilmek adına düzenli bir kira takibi uygulaması kullanmak, kiracı ve mülk sahibi arasındaki güven ilişkisini pekiştirir.
5 Yılı Dolduran Kiracılar İçin Süreç Nasıl İşler?
Kira hukukunda 5 yıllık süre kritik bir eşiktir. Eğer kiracı aynı mülkte 5 yılını doldurmuşsa ve ödenen kira bedeli, emsal rayiçlerin çok altında kalmışsa, mülk sahibi sadece TÜFE oranında artışla yetinmek zorunda değildir. Bu durumda mülk sahibi, kira tespit davası açarak kiranın bölgedeki emsal değerlere göre yeniden belirlenmesini talep edebilir. Hakim sadece enflasyonu değil, mülkün durumunu, konumunu ve emsal kira bedellerini de göz önünde bulundurarak hakkaniyete uygun yeni bir kira bedeli belirler. Ancak bu dava süreci uzun ve masraflı olabileceği için tarafların arabuluculuk yoluyla anlaşması daha sağlıklı bir yöntemdir. Özellikle kira tespit süreçlerinde geçmiş ödemelerin düzenliliği ve tam zamanında yapılmış olması kiracı lehine önemli bir referanstır. Bu verilerin dijital ortamda saklanması, olası bir hukuki süreçte ispat kolaylığı sağlar.
Mülk Yönetiminde Dijital Çözümlerin Önemi
Geleneksel yöntemlerle kira takibi yapmak, özellikle değişen oranlar ve yasal düzenlemeler karşısında yetersiz kalabilmektedir. Defter tutmak veya basit çizelgeler kullanmak, hata yapma riskini artırır ve geçmişe dönük verilere ulaşmayı zorlaştırır. Otomatik hesaplamalar, ödeme hatırlatmaları ve yasal oranların anlık takibi, mülk sahiplerinin üzerindeki iş yükünü hafifletir. Kiracılar için ise şeffaf bir ödeme planı sunarak belirsizlikleri ortadan kaldırır.
Eğer siz de kira artış dönemlerinde hesap makinesiyle uğraşmaktan yorulduysanız, yasal oranları takip etmekte zorlanıyorsanız ve mülk yönetimini profesyonel bir asistan hassasiyetiyle yapmak istiyorsanız Ehane tam size göre. Ehane, güncel kira artış oranlarını otomatik olarak sistemine entegre ederek sizi karmaşık hesaplamalardan kurtarır, sözleşme yenileme dönemlerini hatırlatır ve tüm ödeme geçmişinizi güvenle saklar. Mülk yönetiminde huzur ve güven arıyorsanız, Ehane uygulamasını hemen indirin ve teknolojinin sunduğu konforla tanışın.
